Kolajen (Kollajen) cilt ve kas hücrelerimizde bulunan; cilt ve kas hücrelerimizi koruyan bağ dokusunun yapısına katılarak; dokularımızın dayanıklı, canlı ve esnek olmasını sağlayan bir protein çeşididir.
Kolajen, tutkal anlamına gelen yunanca “kólla” kelimesinden türemiştir. Yapısal ve işlevsel olarak tutkala çok benzer. Bağ ve bağ dokularını oluşturan kolajen, birleştirici bir tutkal görevi üstlenerek cildimize olumlu etkide bulunur. Temel yapıtaşı fibroblast olarak isimlendirilen bağ dokusu hücreleridir.
İnsan vücudu yaşlandıkça bu proteini kaybetmeye başlar. 20 ila 25 yaşları arasında vücuttaki kolajen üretimi azalır ve yetersiz hale gelir. Bu yetersizlik sebebiyle vücut her sene %1 oranında kolajen kaybetmeye başlar. Kaybedilen kolajen cilt kuruluğuna, kırışıklıklara, selülitlere ve elastikiyetin azalmasına sebep olur. Sıvı kolajen alındığında ile dokulara destek sağlanır. Bu destek, doku ya da organların devamlı canlı ve esnek kalmasını sağlar. Dolayısıyla yaşlanmaya karşı olumlu etki gösterir.
Kolajen kaybını hızlandıran etmenlerden korunmanız için sizi uyarmak istiyoruz. Sağlıksız ve düzensiz beslenme, fazla miktarda güneşe maruz kalma, sigara, eksik C vitamini alımı gibi günlük yaşantımıza dahil olan olumsuzluklar vücudun kolajen üretimini yavaşlatmaktadır. Kolajen üretimine yardımcı besinler tüketmek ise vücuttaki kolajen üretiminin artması için destekleyicidir ancak yeterli değildir. Vücudumuz gıdalardan alınan kolajeni emebilmek için çok yüksek oranda C vitaminine ihtiyaç duyar. Dolayısıyla her gün bu diyete uymak ve vücudun kaybı kadar kolajen takviyesi yapabilmek mümkün değildir.
Sıvı kolajen tüketerek vücudunuza yardımcı olabilir, kolajen kaybınızı en aza indirerebilirsiniz.