“Glutatyon Hakkında Her Şey?” adlı yazımızda kısaca değindiğimiz “doğal kolajen kaynakları”nı araştırdığımızda aslında hiç de yabancı olmadığımız besinlerle karşılaşmaktayız. Bu konu hakkında bilgilendirme yaparken, glutatyon takviyelerini de neye göre seçmeniz gerektiğinden bahsedeceğiz.
Tıpkı kollajen gibi vücut zamanla bu güçlü antioksidanı üretmeyi de yavaşlatır. Bu azalmaya çevresel faktörler de girince (yediğimiz yemekler, içtiğimiz su dahil) vücut artık ihtiyacımız olandan çok daha az glutatyon üretmeye başlar. Glutatyon ihtiyacını karşılayamayan vücut Serbest Radikallerin saldırısı altında kalır ve bu da birçok ciddi hastalığın temelini oluşturur. Bazı besinlerle bu açık nispeten giderilebilir.
(Serbest Radikallerden, Antioksidanlardan, Glutatyon’dan daha önceki yazılarımızda çokça değindik. Eğer bu terimler hakkında bilgi sahibi değilseniz “Blog” bölümümüzden kolayca okuyabilirsiniz.)
Doğada glutatyon içeren besinler oldukça az olsa da, vücudun glutatyon üretimini artıran besinler de sağlığınız için gerekli işlevi giderebilir. Glutatyon içeren doğal bitkilerin başında Deve Dikeni gelir. Glutatyon üretimini artıran besinler ise roka, brokoli, hardal otu, lahana, şalgam gibi sebzelerdir. İçerdikleri sülfür amino asit glutatyon üretimini destekler.
Maalesef günlük glutatyon kaybını her gün bu tür gıda takviyesi ile çözmek mümkün değildir. Çünkü her gün bu bitkileri yiyerek, çaylarını içerek yeterli glutatyon üretimini yapmanız mümkün değildir.